30 Mart 2012 Cuma
Herkesin İzlemesi Gereken Videolar
Bugün haftaiçi yoğun çalışan bir anne-babanın, her pazar günü Ataşehir'den Kasımpaşa'ya çocuklarına taze ve doğal yumurta,süt,tereyağ almak için saat 07.00'da evden çıktıklarını;yağmur-çamur,yaz-kış demeden bunu her hafta asla aksatmadan yaptıklarını öğrendim.Üstüne bu videoyu bir arkadaşımın paylaştığını gördüm.Ted'in kendi sitesinde Türkçe altyazılısı bulunuyor.İzlemeli ve her aileye izlettirilmeli diye düşünüyorum.
Gitmek
Bugünlerde herkes gitmek istiyor.
Küçük bir sahil kasabasına,
Bir başka ...ülkeye, dağlara, uzaklara...
Hayatından memnun olan yok.
Kiminle konuşsam aynı şey...
Herşeyi, herkesi bırakıp gitme isteği.
Öyle "yanına almak istediği üç şey" falan yok.
Bir kendisi.
Bu yeter zaten.
Herşeyi, herkesi götürdün demektir.
Keşke kendini bırakıp gidebilse insan.
Ama olmuyor.
Hadi kendimize razıyız diyelim, öteki de olmuyor.
Yani herşeyi yüzüstü bırakmak göze alınmıyor.
Böyle gidiyoruz işte.
Bir yanımız "kalk gidelim",
öbür yanımız "otur" diyor.
"Otur" diyen kazanıyor.
O yan kalabalık zira...
İş, güç, sorumluluk, çoluk çocuk, aile,
Güvende olma duygusu...
En kötüsü alışkanlık.
Alışkanlığın verdiği rahatlık,
Monotonluğun doğurduğu bıkkınlığı yeniyor.
Kalıyoruz...
Kuş olup uçmak isterken, ağaç olup kök salıyoruz.
Evlenmeler...
Bir çocuk daha doğurmalar...
Borçlara girmeler...
İşi büyütmeler...
Bir köpek bile bizi uçmaktan alıkoyabiliyor.
Misal ben...
Kapıdaki Rex'i bırakıp gidemiyorum.
Değil bu şehirden gitmek,
İki sokak öteye taşınamıyorum.
Alıp götürsem gelmez ki...
Bütün sokağın köpeği olduğunun farkında,
Herkes onu, o herkesi seviyor.
Hangi birimizle gitsin?
"Sırtında yumurta küfesi olmak" diye bir deyim vardır;
Evet, sırtımızda yumurta küfesi var hepimizin,
Kendi imalatımız küfeler.
Ama eğreti de yaşanmaz ki bu dünyada.
Ölüm var zira.
Ölüme inat tutunmak lazım,
İnadına kök salmak lazım.
Bari ufak kaçışlar yapabilsek.
Var tabii yapanlar, ama az.
Sadece kaymak tabakası.
Hepimiz kaçabilsek...
Bütçe, zaman, keyif... Denk olsa.
Gün içinde mesela...
Küçücük gitmeler yapabilsek.
Ne mümkün.
Sabah 9, akşam 18
Sonra başka mecburiyetler
Sıkışıp kaldık.
Sırf yeme, içme, barınmanın bedeli
Bu kadar ağır olmamalı.
Hayatta kalabilmek için bir ömür veriyoruz.
Bir ömür karşılığı, bir ömür yani.
Ne saçma...
Bahar mıdır bizi bu hale getiren?
Galiba.
Ben her bahar aşık olmam ama
Her bahar gitmek isterim.
Gittiğim olmadı hiç,
Ama olsun... İstemek de güzel.
CAN YÜCEL
28 Mart 2012 Çarşamba
Osho'dan İnciler
Herkes sana dikkat cekmemeni soyluyor.
Niçin ?
Niçin ?
Bu kadar kısa yasamda, neden dikkat cekmemek ?
Zıplayabildigin kadar yuksege zipla...
Dans edebildigin kadar delice dans et...
Zıplayabildigin kadar yuksege zipla...
Dans edebildigin kadar delice dans et...
24 Mart 2012 Cumartesi
Bahar Geldi Uyan Demeli:)
Hadi uyan
Gün ışığı çilemeye başladı başucunda
Denizler bir mavilik edindi günden
Seher yeline uyup kuşlar tüneğine uçtu
Bu türküyü dinlemeyecek misin
Hadi uyan
Aydınlığa çık da çil gözlerin ışısın
İlkyazlar sıcağı biriksin yüreğine
Yoksul olsan da uyan
Garip olsan da uyan
Madem ki güzelsin, güzeli yaşatmak için
Madem ki iyisin, iyiliği yaşatmak için
Madem ki umutlusun, umudu yaşatmak için
Hadi uyan
Denizi dinle yaşamak desin
Toprağı dinle barışmak desin
Göğü dinle sevişmek desin
Bir plak konmuş gramofona
İşte aşk, işte özlem, işte savaşmak gücü
Uyan diyor, uyansana
Hadi uyan
Sevdiğim uyan
N'olur uyan
Metin Eloğlu şiiri tam "bahar geldi uyanalım" şiiriymiş
21 Mart 2012 Çarşamba
21 Mart Gününün Anlam ve Önemleri
Bugünün 21 Mart olduğuna hiç farkında bile olmadan işimden bir günlüğüne izin aldım.Çünkü 5 yıl sonra yeniden üniversiteli olmaya karar verdim.En kötü kararın kararsızlık olduğuna ve her yaşantının bir sebebi olduğuna inanarak yüksel lisansa başvurdum.Hayrıma olacaktır eminim:)
Bugün gece ve gündüzün süresinin eşit olduğu gün.Bugün güneş ilk kez 0 derecede Koç burcuna girdiği için astrolojiye göre yeni yılın başlangıcı kabul edilirmiş.Astroart astroloji okulunun hafta boyunca "uluslararası astroloji günleri" kapsamında çeşitli eğitimleri olacakmış ilgililere duyurulur.
Bir diğer önemi; Mimar Sinan'ın, Kanuni Sultan Süleyman ve Hürrem Sultan'ın kızları Mihrimah Sultan için olağanüstü bir hesaplamayla yaptığı camilerde gözlenecek harikalar.Hikayesi şöyle;Kanuni Sultan Süleyman’ın kızı Mihrimah Sultan on yedisine bastığında, iki kişi onunla evlenmek ister. Mihrimah, yani Mihrü Mah, Farsca’da “Güneş ve Ay” anlamına gelir. Kızla evlenmek isteyenlerin biri Diyarbakır Valisi Rüstem Paşa diğeriyse Mimar Sinan’dır.
Padişah kızını Rüstem Paşa’ya verir.
Koca Sinan evlidir, ellisindedir ve de Mihrimah Sultan’a deliler gibi aşıktır! Gerçi sevdiğine kavuşamamıştır ama,aşkını, olanca güzelliğiyle sanatına yansıtmıştır.Üsküdar’a, Saray’ın isteğiyle elbet, 1540 yılında Mihrimah Sultan Camii’nin temelini atar ve 1548’de bitirir. Camiyi yaparken, eserine sanki “etekleri yerleri süpüren bir kadının” dış çizgilerini verir.
Derken, ilk kez padişah fermanı olmaksızın, Edirnekapı’da, pek kimselerin uğramadığı ıssız ama İstanbul’un en yüksek tepelerinden birine, ikinci bir eser yapmaya koyulur Mihrimah Sultan’a. Cami küçücüktür. Minaresi otuz sekiz metredir, bir adet incecik kubbesi üzerindeyse yüz 61 pencere, camiin iç güzeliğini aydınlatır. İçerdeki sarkıtlar ve minare kenarlarındaki işlemeler Mihrimah Sultan’ın topuklarını döven saçlarını anımsatır insana.
21 Mart'ta gidip Edirnekapı ve Üsküdar’daki camileri aynı anda görebileceğiniz bi yer bulun(orası neresi ben bulamadım ama:( Göreceğiniz manzara şudur:Edirnekapı camiinin tek minaresi ardından tepsi gibi kıpkırmızı güneş batarken, Üsküdar’daki camiinin ardından ay doğar! Mihrü Mah eşittir Güneş ve Ay.Unutmadan, 21 Mart Mihrimah Sultan’ın doğum günüdür.
Dünya Down sendromu günü de bugün.Down Sendromu bir hastalık değil; tıpkı yeşil göz, sarı saç gibi bir oluşumdur. Bu nedenle tedavi olanağı yoktur.Bunun için bilinçlenelim,bilinçlendirelim hiç kimseyi ötekilestirmeden.
Bir de bugün dünyanın çeşitli ülkelerinde 90’lı yılların başından beri kutlanan "World Storytelling Day", yani "hikâye anlatıcılığı günü"Bugün aslında dünyada bir festival coşkusuyla kutlanıyormuş. Gece ve gündüz zamanının eşitlendiği, baharın müjdecisi bugün farklı kültürlerden farklı öyküleri paylaşmak hoş olabilir.
Baharla birlikte gelen her yeni günü; güneş ışığı gibi yaşayıp,içime içime çekip ,güzel masallar tadında sonlandırmaya niyet ediyorum.
Etiketler:
21 mart,
bahar,
down,
mihrimah sultan,
storytelling
19 Mart 2012 Pazartesi
İçimden Sesler Korosu
Ilık bir bahar havası tadında başladı Pazartesi.Uzun zamandır "off yine mi Pazartesi"diye başlayan hafta başı bugün güzel başladı.Güneş enerjisiyle çalışır gibi hissediyorum kendimi bazen.
Amaaaaa her şey "O" ayakkabıyı görene kadardı.Sonra bir içim burkuldu,bir cızzz etti içim.Boşverdim.Erteledim."Amaaaaan sonra bakarım, kalırsa alırım" dedim.Kendim için birşeyler yapmayı,kendim için süslenmeyi,giyinmeyi,eğlenmeyi öğreneli çoooookk uzun zaman oldu da...İşte o 'ara sıra bazı bazılar' geliyor bazen ve "Dur"diyor,"boşver"diyor."Zaten ne ara giyeceksin.Artık her gittiğin yere bin tane araç değiştirerek gitmiyor musun?Ki öyle gitmesen de kapalı yerlerde artık duramadığını unuttun mu?Hep kendini yollara yollara atmıyor musun?Uzun ve kalabalık sokaklar da kaybolmuyor musun?"diye soruyor...
Bu kızı yeniden büyütmeliyim diyesim geliyor da...Artık o kız, hep büyümek zorunda olmaktan sıkıldı...
Amaaaaa her şey "O" ayakkabıyı görene kadardı.Sonra bir içim burkuldu,bir cızzz etti içim.Boşverdim.Erteledim."Amaaaaan sonra bakarım, kalırsa alırım" dedim.Kendim için birşeyler yapmayı,kendim için süslenmeyi,giyinmeyi,eğlenmeyi öğreneli çoooookk uzun zaman oldu da...İşte o 'ara sıra bazı bazılar' geliyor bazen ve "Dur"diyor,"boşver"diyor."Zaten ne ara giyeceksin.Artık her gittiğin yere bin tane araç değiştirerek gitmiyor musun?Ki öyle gitmesen de kapalı yerlerde artık duramadığını unuttun mu?Hep kendini yollara yollara atmıyor musun?Uzun ve kalabalık sokaklar da kaybolmuyor musun?"diye soruyor...
Bu kızı yeniden büyütmeliyim diyesim geliyor da...Artık o kız, hep büyümek zorunda olmaktan sıkıldı...
18 Mart 2012 Pazar
Çekilişlerr var
Puchilovesfashion'da çekiliş var.Son gün 10 Nisan.Hediyelerin hepsi bir kişiye gidecek.Benim olsa ne iyi olur:)Buradan
Bir cici çekiliş de Beauty Love the Ladylicious'ta.Buyurun link tık tık
Bir cici çekiliş de Beauty Love the Ladylicious'ta.Buyurun link tık tık
14 Mart 2012 Çarşamba
Ekolojik Ayak İzimizi Hesaplayalım
WWF Türkiye'nin (yani doğal hayatı koruma vakfının) sitesinde ekolojik ayak izi testi diye bir test var.Bu teste göre, kaç tane dünyamız varmış gibi yaşadığımız ve aslında sadece bir tanecik olan dünyamıza kaç tonluk yükleme yaptığımızın sonuçlarını buluyoruz testin sonunda.
Test;gıda,seyahat,ev ve diğer seçeneklerinden oluşuyor.Sadece bir kaç dakika sürüyor.Tabi testi yaparken "yaa ben napıyorum? Niye şunu şöyle yapıyorum,bunu böyle yapıyorum"diye düşündürmesini saymazsak.Misal kişisel bakıma harcadığınız para,kullandığınız yakıt,hayvansal gısa kullanımı,ulaşım araçlarını ne kadar sık kullandığınız gibi.
Testin sonunda da eko ipuçları diye bir öneriler bölümü var.Maalesef ben 2.33 tane dünyamız varmış gibi yaşıyormuşum ve bu bir tane olan dünyamıza 9 küsür ton yük demekmiş:((
Bence test yapmaya,incelenmeye değer.Sonuçları da merak ederim yapanlar bana da yazarsa sevinirim.
Link: http://ekolojikayakizim.org/
Test;gıda,seyahat,ev ve diğer seçeneklerinden oluşuyor.Sadece bir kaç dakika sürüyor.Tabi testi yaparken "yaa ben napıyorum? Niye şunu şöyle yapıyorum,bunu böyle yapıyorum"diye düşündürmesini saymazsak.Misal kişisel bakıma harcadığınız para,kullandığınız yakıt,hayvansal gısa kullanımı,ulaşım araçlarını ne kadar sık kullandığınız gibi.
Testin sonunda da eko ipuçları diye bir öneriler bölümü var.Maalesef ben 2.33 tane dünyamız varmış gibi yaşıyormuşum ve bu bir tane olan dünyamıza 9 küsür ton yük demekmiş:((
Bence test yapmaya,incelenmeye değer.Sonuçları da merak ederim yapanlar bana da yazarsa sevinirim.
Link: http://ekolojikayakizim.org/
13 Mart 2012 Salı
11 Mart 2012 Pazar
Yanlış Hayatın Peşinden Koşmayacaksın
Ne olmasını bekliyorsun?
Hayatın sana ne sunmasını bekliyorsun?
Dün akşam hayalini kurduğun şeylerin,
...
sabah olunca gerçekleşeceğini mi umuyorsun?
... Yanlış Hayatın Peşinde Koşmayacaksın!
Sistem böyle çalışmıyor!
Düşünce gücü, metafizik, parapsikoloji, yoga, meditasyon, aklına her ne
geliyorsa, neye inanıyor ve peşinden gidiyorsan, hepsi bir yerde tıkanıp
kalacaktır!
Ummakla, dilemekle olmuyor, ayağa kalkacaksın!
Her şeyden önce farkına varacaksın!
Hangi öğretiye inanırsan inan, üstün körü anlamayacaksın.
Bir bilgiyi gerçekten hayatında uygulayamıyorsan,
o bilgiye sahip olduğun yanılgısına kapılmışsın demektir.
Kendini kandırmayacaksın!
Gerçekleri anlayacak, sonu her ne olursa olsun kabul edeceksin.
Bazen bildiklerin, öğrendiklerinin acı verir.
Onu da yaşayacaksın.
Önce kendinin, ne olduğunun, nelere sahip olduğunun, gücünün, yeteneklerinin,
bu hayata neden geldiğinin farkına varacaksın.
Hayatını, gereksiz şeyler uğruna harcamayacaksın.
Kalbinde yaşadığın her duyguyu aşk sanıp, peşinden çöllere düşmeyeceksin.
Aşkın adını ağzına almadan önce, uzun uzun düşüneceksin.
Yüreğinle yüzleşeceksin. Sevgiyi, tutkuyu, şehveti, alışkanlığı, çekimi, aşkı
birbirinden ayırt edeceksin.
Hiç kimsenin ve hiçbir şeyin senden daha önemli olduğunu düşünmeyeceksin.
Bedenine, ruhuna, aklına sahip çıkacaksın. Hak etmeyenin ardından yas tutup,
bunu da aşka bağlayıp, aşkın şanını kirletmeyeceksin.
Kendini tanıyacaksın, hem de çok iyi tanıyacaksın! Kimleri, neden ve niçin
seçtiğini bileceksin.
İnsanız hepimiz, elbette zayıflıklarımız, düşkünlüklerimiz, saflıklarımız var ancak
kendi huylarını, eksiklerini iyi tahlil edeceksin.
Ardından gözyaşı döktüğünün adını doğru koyacaksın!
Yıllar süren yaslar yaşayıp, unutamadığını iddia edeceğine, neden hayatına
başlayamadığını çözeceksin.
Korkularınla yüzleşeceksin.
Yattığın yerden, kurduğun hayale uygun bir beyaz atlı prens beklemeyeceksin.
Aklın çalışacak, elin ekmek tutacak, kimseye boyun eğmeden yaşamanın lezzetini
bileceksin.
İster kocan olsun, ister oğlun, ister anan, ister baban, kimsenin sevgisiyle
hükmünü birbirine karıştırmayacaksın.
Ezilen, zavallı, akılsız olmak kazandırır gibi dursa da, sonunda mutlak kaybettirir;
bunu unutmayacaksın!
Başkalarına değil, kendi gücüne inanacaksın.
Birinin boynuna asılarak durursan, karşındakini yormakla kalmazsın, bir gün kendi
kolların bile çekemez ağırlığını düşersin; kimseye dayanmayacaksın!
Dünya da sensin, evren de!
Kendini geliştireceksin.
Büyüyeceksin, olgunlaşacaksın.
Ruhunu da, aklını da bedenin gibi besleyeceksin.
Önce sen büyük olacaksın, farkında olacaksın, sonra dünyanın zevklerinin, aşkın,
hayatın tadını çıkaracaksın.
Emanet hayatlara tutunup, ömrünü harcamayacaksın.
Ne olmasını bekliyorsan, sen öyle oturdukça, olmayacak.
Boşuna hayal kurmayacaksın!
CAN YÜCEL
Hayatın sana ne sunmasını bekliyorsun?
Dün akşam hayalini kurduğun şeylerin,
...
sabah olunca gerçekleşeceğini mi umuyorsun?
... Yanlış Hayatın Peşinde Koşmayacaksın!
Sistem böyle çalışmıyor!
Düşünce gücü, metafizik, parapsikoloji, yoga, meditasyon, aklına her ne
geliyorsa, neye inanıyor ve peşinden gidiyorsan, hepsi bir yerde tıkanıp
kalacaktır!
Ummakla, dilemekle olmuyor, ayağa kalkacaksın!
Her şeyden önce farkına varacaksın!
Hangi öğretiye inanırsan inan, üstün körü anlamayacaksın.
Bir bilgiyi gerçekten hayatında uygulayamıyorsan,
o bilgiye sahip olduğun yanılgısına kapılmışsın demektir.
Kendini kandırmayacaksın!
Gerçekleri anlayacak, sonu her ne olursa olsun kabul edeceksin.
Bazen bildiklerin, öğrendiklerinin acı verir.
Onu da yaşayacaksın.
Önce kendinin, ne olduğunun, nelere sahip olduğunun, gücünün, yeteneklerinin,
bu hayata neden geldiğinin farkına varacaksın.
Hayatını, gereksiz şeyler uğruna harcamayacaksın.
Kalbinde yaşadığın her duyguyu aşk sanıp, peşinden çöllere düşmeyeceksin.
Aşkın adını ağzına almadan önce, uzun uzun düşüneceksin.
Yüreğinle yüzleşeceksin. Sevgiyi, tutkuyu, şehveti, alışkanlığı, çekimi, aşkı
birbirinden ayırt edeceksin.
Hiç kimsenin ve hiçbir şeyin senden daha önemli olduğunu düşünmeyeceksin.
Bedenine, ruhuna, aklına sahip çıkacaksın. Hak etmeyenin ardından yas tutup,
bunu da aşka bağlayıp, aşkın şanını kirletmeyeceksin.
Kendini tanıyacaksın, hem de çok iyi tanıyacaksın! Kimleri, neden ve niçin
seçtiğini bileceksin.
İnsanız hepimiz, elbette zayıflıklarımız, düşkünlüklerimiz, saflıklarımız var ancak
kendi huylarını, eksiklerini iyi tahlil edeceksin.
Ardından gözyaşı döktüğünün adını doğru koyacaksın!
Yıllar süren yaslar yaşayıp, unutamadığını iddia edeceğine, neden hayatına
başlayamadığını çözeceksin.
Korkularınla yüzleşeceksin.
Yattığın yerden, kurduğun hayale uygun bir beyaz atlı prens beklemeyeceksin.
Aklın çalışacak, elin ekmek tutacak, kimseye boyun eğmeden yaşamanın lezzetini
bileceksin.
İster kocan olsun, ister oğlun, ister anan, ister baban, kimsenin sevgisiyle
hükmünü birbirine karıştırmayacaksın.
Ezilen, zavallı, akılsız olmak kazandırır gibi dursa da, sonunda mutlak kaybettirir;
bunu unutmayacaksın!
Başkalarına değil, kendi gücüne inanacaksın.
Birinin boynuna asılarak durursan, karşındakini yormakla kalmazsın, bir gün kendi
kolların bile çekemez ağırlığını düşersin; kimseye dayanmayacaksın!
Dünya da sensin, evren de!
Kendini geliştireceksin.
Büyüyeceksin, olgunlaşacaksın.
Ruhunu da, aklını da bedenin gibi besleyeceksin.
Önce sen büyük olacaksın, farkında olacaksın, sonra dünyanın zevklerinin, aşkın,
hayatın tadını çıkaracaksın.
Emanet hayatlara tutunup, ömrünü harcamayacaksın.
Ne olmasını bekliyorsan, sen öyle oturdukça, olmayacak.
Boşuna hayal kurmayacaksın!
CAN YÜCEL
6 Mart 2012 Salı
Güven Konusunda Bir Kısa Film
İnternette dolaşırken Üstün Dökmen'in paylaşımları arasında görüp çok beğendim.Kendimize güveniyorsak bir işi başarmanın yolunu mutlaka bulabileceğimizin kanıtlar nitelikte bir video.Ama gerçek ama hayali içimizdeki o itici gücü ortaya koyduğumuzda tüm engeller bir bir ortadan kalkar.Belki de karşımızdaki en büyük kalkan kendimiziz...
3 Mart 2012 Cumartesi
Sıradışı Bir Görsel Şölen:Van Gogh
Türkiye'de, İstanbul'da birbirinden mükemmel,sıradışı organizasyonlar tam gaz devam ediyor.Gerçekten gurur duydum böyle bir görsel şölene tanık olabildiğim için.Abdi İbrahim sponsorluğunda açılan sergi bildiğiniz sergilerden hiç değil.Dijital ortamda sergi diyerek gittim.Eserlerin tablolarda değil de dijitalde izleyeceğimi düşündüm.Ancak Antrepo'da yer,gök,kolon Van Gogh ve eserleriydi.
40 farklı projeksiyon aynı temayı,birkaş salise aralarla salonun tüm duvarlarına,kolonlarına hatta yerlerine yansıtıyor.Bir dönemine ait eserler kafanızı çevirdiğiniz her duvarda,kolonda,yerde izlenebiliyor.Duvar ve kolonlardaki görselller yerden tavana kadar.Yerdeki görseller de zaten bir tavan boyu kadar.Ve içerisi karanlık ve muhteşem bir müzik var.Sergiyi gezmiyorsunuz,yaşıyorsunuz.Hayatımda gittiğim en güzel,zevkli sergiydi.İnsan saatlerce kalabilir orada.Mutlaka vakit yaratıp görmeniz lazım.Anlatılmaz yaşanır dedikleri bu olsa gerek.
Sergi 15 Mayıs'a kadar İstanbul Modern Antrepo 3 te olacak.Giriş yetişkin 15TL,öğrenci 8TL.
40 farklı projeksiyon aynı temayı,birkaş salise aralarla salonun tüm duvarlarına,kolonlarına hatta yerlerine yansıtıyor.Bir dönemine ait eserler kafanızı çevirdiğiniz her duvarda,kolonda,yerde izlenebiliyor.Duvar ve kolonlardaki görselller yerden tavana kadar.Yerdeki görseller de zaten bir tavan boyu kadar.Ve içerisi karanlık ve muhteşem bir müzik var.Sergiyi gezmiyorsunuz,yaşıyorsunuz.Hayatımda gittiğim en güzel,zevkli sergiydi.İnsan saatlerce kalabilir orada.Mutlaka vakit yaratıp görmeniz lazım.Anlatılmaz yaşanır dedikleri bu olsa gerek.
Sergi 15 Mayıs'a kadar İstanbul Modern Antrepo 3 te olacak.Giriş yetişkin 15TL,öğrenci 8TL.
2 Mart 2012 Cuma
Şaştım kaldım kendime
Saat şu an 02.56 Cuma günü başladı.Yarın daha doğrusu 4,5 saat sonra işe hazırlanmaya başlamam gerek.22.30dan 02.00'a kadar dans ettim.Etmediğim zamanlarda da dikildim ki bu zamanlar az.Üstelik danstan önce bir saat kadar da spor yapmıştım.Hem de düne kadar grip ilacı kkullanıyırdum ki içmem gerek ancak içemiyeceğim bu aksam vs vs
Ama hala uyanıgım,enerjiğim hatta enerji patlaması yaşıyorum.Bazen ben bile kendime şaşıyorum.Kendimden hiç ummadığım kadar yüksek performans gösterdim.Aylarca dans etmeyip sonra en cikso mekanlardan birinde tozu dumana kattım mı ?Vallahi kattım:)Kendi kendini bu kadar mı gaza getirir insan:)Hayırlara vesile olsun insallah :)Kim tutar bee deyip Orhan Veli'den şu dizelerle uyumaya çalışmaya çalışıcağım:
Heeey
Ne duruyorsun be, at kendini denize:
Geride bekliyenin varmış, aldırma;
Görmüyor musun, Her yanda hürriyet;
Yelken ol, kürek ol, dümen ol, balık ol, su ol;
Git gidebildiğin yere...
saat:03.04:)
Ama hala uyanıgım,enerjiğim hatta enerji patlaması yaşıyorum.Bazen ben bile kendime şaşıyorum.Kendimden hiç ummadığım kadar yüksek performans gösterdim.Aylarca dans etmeyip sonra en cikso mekanlardan birinde tozu dumana kattım mı ?Vallahi kattım:)Kendi kendini bu kadar mı gaza getirir insan:)Hayırlara vesile olsun insallah :)Kim tutar bee deyip Orhan Veli'den şu dizelerle uyumaya çalışmaya çalışıcağım:
Heeey
Ne duruyorsun be, at kendini denize:
Geride bekliyenin varmış, aldırma;
Görmüyor musun, Her yanda hürriyet;
Yelken ol, kürek ol, dümen ol, balık ol, su ol;
Git gidebildiğin yere...
saat:03.04:)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)